15 Mart Dünya Tüketiciler Günü / Türkiye İnternetten Ürün Satın Almadan Önce En Çok Araştırma Yapan 4. Ülke

Doç.

15 Mart Dünya Tüketiciler Günü / Türkiye İnternetten Ürün Satın Almadan Önce En Çok Araştırma Yapan 4. Ülke
Yayınlama: 15.03.2022

Doç. Dr. Yusuf Can Erdem, Türkiye’nin, internetten bir ürün satın almadan önce ürünle ilgili internette en çok araştırma yapan ülkeler arasında dördüncü sırada olduğunu belirterek, “Bir şeyler satın almadan önce çok fazla araştırma yapıyoruz. Önemli bir bilgi de internet kullanıcılarının gıda ürünleri için internette yaptıkları harcamalar: Bu tutar 462,3 milyar dolar. Geçen yıl yapılan harcamaya göre artış oranı ise çok yüksek: Yüzde 48,4” dedi

 

Yeditepe Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Yusuf Can Erdem, 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü’ne ilişkin bilgi verdi, tüketici alışkanlıklarıyla ilgili verilerini paylaştı. Doç. Dr. Erdem, 15 Mart 1962’de ABD Başkanı John F. Kennedy’nin Temsilciler Meclisi’nde “Tüketici Hakları ile Tüketicilerin Korunması” konusunda yaptığı konuşmanın tarihinin, Birleşmiş Milletler tarafından  Dünya Tüketici Hakları Günü olarak ilan edildiğini anımsatarak, ülkemizde de 15 Mart’ın “Dünya Tüketiciler Günü” adıyla kutlandığını belirtti. 

Uluslararası Tüketiciler Federasyonu’nun bugün dünyanın altı bölgesindeki ofisleri ile yüzden fazla ülkede 200’den fazla üyenin haklarını savunduğuna işaret eden Can Erdem, federasyonda ülkemizi Tüketiciyi Koruma ve Dayanışma Birliği Derneği’nin (TÜKO-BİR) temsil ettiğini anımsattı. Günümüzde tüketici haklarının bilindiğini ve savunulduğunu dile getiren Erdem, “Hızla gelişen ve gelişirken tüketicilere daha çok dokunan teknolojik uygulamalar aslında bu bağlamda yeni fırsatlar da sunuyor” ifadelerini kullandı. 

 

“Tüketicinin Gücü Artıyor”

 “Pazarlama kavramının ‘ürün ve hizmetlerden’ çok ‘ürün ve hizmetlerin yaşattığı deneyimlere’ odaklandığı günümüzde tüketicinin gücü de artıyor, sesi de yükseliyor” diyen Can Erdem, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Serbest pazar ekonomisi ve küresel rekabet de tüketicinin yanında. Veriye çok kolay erişen, karşılaştırma ve değerlendirme fırsatlarına sahip tüketici, haklarını istediği gibi savunabilir. Hukuki altyapı da bu savunma için hazır. Örneğin, ülkemizde ‘Tüketici Hakem Heyeti’ ve ‘Tüketici Şikâyet Bildirim Sistemi’ gibi uygulamalar çok seri çözümler olarak tüketicilerin kullanımına hazır. Genelde toplumun çekindiği zahmetli ve zaman alan süreçlerden söz etmiyorum. Günümüzde bence eksik olan bireylerin isteksizliği ve çekinceleridir. Ancak hızla bireyselleşen ve profesyonel iş yaşamının parçası olan insanlarımızın haklarını art niyetli üretici/pazarlamacılara karşı daha ciddi savunmayı öğreneceklerini de biliyorum.”

 

“Tedarik Zincirini Bile Sorgulamaya Başladık”

Bu ay ikinci yılını geride bıraktığımız Covid-19 pandemisinin de tüketici alışkanlıklarını önemli ölçüde değiştirdiğini anımsatan Erdem, şunları kaydetti: 

“Bireysel sağlığın önemsendiğini ve buna yönelik yeni davranışlar beklendiğini gözlemledik. Tüketiciler, alacakları ürünün hijyenini, kaynağını ve hatta tedarik zincirini sorguladılar. Örneğin, Türkiye, evde yemek yapma tercihinin en yüksek olduğu ülke olarak öne çıktı. Öte yandan yeni müşteri profilinin tedirgin, güvensiz, risk almayan, içe dönük ama baskın olana hayran, tutucu, aile değerlerine bağlı, gündemi merak eden merkezi otoriteye sadık özellikler gösterdiği söylenebilir.”

 

“Zor Dönemler Tüketicinin Savunma Gücünü Azalttı”

Türk tüketicisinin, pandemi kısıtlarından kurtulamadan ekonomik ve savaş kaynaklı psikolojik sıkıntı süreçleriyle bunaldığını kaydeden Erdem, “Tüm bu zor dönemler bireylerin haklarına sahip çıkma ve onları savunma güçlerini olumsuz etkiledi. Yükselen ekonomik ve siyasi risk her kesimden tüketicileri daha tedirgin ve çekingen yaptı kanımca. Bu durumun diğer toplumlarda da benzer etkiler yaptığını düşünüyorum. Küresel ısınma, iklim değişikliği, dünya ekonomisinin sıkıştığı dar boğazlar ve sürekli artan bilgi kirliliği tüketicileri dar kalıplara kilitledi. Türk tüketicisi de bu süreçten en yoğun zarar gören kesim.”

 

Fiyatları Karşılaştırıyoruz

Türkiye’deki tüketim alışkanlıklarına ilişkin Dijital 2022 Raporu’ndan veriler paylaşan Doç. Dr. Can Erdem, Türkiye’nin internetten bir ürün satın almadan önce ürünle ilgili internette en çok araştırma yapan ülkeler arasında dördüncü sırada olduğunu belirterek, “Bir şeyler satın almadan önce çok fazla araştırma yapıyoruz. Bu nedenle markaların mutlaka SEO’ya, dijital reklamlara ve sosyal medyaya yatırım yapması gerekiyor” dedi.

Can Erdem, şunları kaydetti:

“Rapora göre düzenli olarak her ay bankacılık, finansal yatırım ya da sigortacılık işlemlerini internet siteleri ya da mobil uygulamaları kullanarak yapanların oranı Türkiye’de yüzde 33,8 olarak belirlendi. Ülkemizde internet erişimi olanların yüzde 64’ü son bir yıl içinde internette satınalma gerçekleştirmiş. Yüzde 40,1’i çevrimiçi fiyat karşılaştırma sitelerini kullanmış, yüzde 38,9’u da internette gıda siparişi vermiş. En düşük oran ise internette ikinci el ürün alanların yüzdesi: 14,4. Yine internet kullanıcılarının çevrimiçi satınalma yapma kararında etkili olan en önemli faktörlerin sıralaması da şöyle: Yüzde 62,3 ücretsiz sevkiyat, yüzde 51,9 sorunsuz iade.”

 

İnternetten Gıda Siparişi İki Kat Arttı

Şubat 2022 itibariyle Türkiye’de internette bireysel olarak satınalma yapan tüketici sayısının 40,84 milyon kişi olduğunu belirten Erdem, şu bilgileri verdi:

“Bu sayı geçen yıla oranla 3,6 milyon kişi yani yüzde 9,8 oranında artış göstermiş. Bu alışverişin parasal değeri ise 21.26 milyar dolar. Geçen yıla göre artış oranı yüzde 18. Yapılan satınalmanın yüzde 45,5’i cep telefonu kullanılarak gerçekleştirilmiş. Geçen yıla göre artış oranı yüzde 7,6. İnternette yapılan toplam satınalmanın çoğunluğu iki ürün grubunu kapsıyor: Birincisi, elektronik ürünler: 11,34 milyar dolar. Geçen yıla göre bu tutar yüzde 16 artmış. İkincisi ise giyim… Buradaki harcama rakamı ise 5.27 milyar dolar ve artış oranı yine yüzde 16. Önemli bir bilgi de internet kullanıcılarının gıda ürünleri için internette yaptıkları harcamalar: Bu tutar 462,3 milyar dolar. Geçen yıl yapılan harcamaya göre artış oranı ise çok yüksek: Yüzde 48,4.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı