Gençler, Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliğiyle Tarım Sektörüne kazandırılacak

“Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitimi Programı”nın açılış toplantısı, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

Gençler, Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliğiyle Tarım Sektörüne kazandırılacak
Yayınlama: 04.03.2022

“Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitimi Programı”nın açılış toplantısı, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
 

Tarım sektöründe yaş ortalamasının her geçen gün artması, tarım sektöründe sürdürülebilirliğin önündeki en büyük sorunlardan biri olarak öne çıkıyor.

 

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği gençleri tarım sektörüne kazandırmak için “Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitimi Programı”nı hayata geçiriyor.

 

“Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitimi Programı”nın açılış toplantısı, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

 

Açılış toplantısına, Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Cengiz Balık, Yönetim Kurulu üyeleri Sadık Demircan, H. Vural Güleç, Türkmen Türkmenoğlu, Mehmet Kırıcı ve Denetim Kurulu Üyesi Aydın Yıldırım katıldı.

 

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Gençlerimizin yapacağı işlerle ülkemiz tarımını daha ileri seviyelere taşıyacağınıza inanıyor ve sizlere güvendiğimizi bilmenizi istiyoruz. Ülkemiz, çayır ve mera arazisi dahil 38.000 hektar tarım alanı ve yıllık 55 milyon ton meyve sebze üretimiyle çok büyük bir potansiyele sahip. Bu potansiyeli daha verimli kullanmak, ihracatımızı arttırmak ve yeni pazarlar bulmak için yeni neslin enerjisine tarım sektörümüzün çok ihtiyacı var. 2021 yılında Konak İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğümüzle birlikte gençlerin katılımıyla yürüttüğümüz Gönüllü Son Hasat Projesinde gençlerimizin gözlerindeki ışığı, azimlerini hep birlikte gördük.” dedi.

 

EYMSİB 5 Mart’ta eğitimlerine başlıyor

 

Son Hasat Projesinde yer alan gençlerin, bahçelerde çalışmaları, heyecanları ve mutluluklarının son derece güzel ve umut verici olduğundan bahseden Uçak sözlerine şöyle devam etti:

 

“Bu yılın başında da Prof. Dr. Meltem Onay Hocamız bize iklime duyarlı, bilinçli bir yeni nesil yetiştirme fikriyle geldiğinde Birlik olarak büyük bir heyecan duyduk ve paydaşlarımızla hızla çalışmalara başlayarak 6 hafta sürecek Üçüncü Kuşak Tarım Girişimciliği Eğitimi Programını hazırladık. 5 Martta da eğitimlerimize başlıyoruz. Bu programda gençlerimize sürdürülebilir tarım için gerekli süreçleri kapsayan, onlara bilinç aşılayacak ve farkındalık yaratacak bir eğitim programı sunduk.”

 

Eğitim Programı yoğun ilgiyle karşılandı

 

Hayrettin Uçak, “Türkiye’nin birçok yerinden 120’nin üzerinde başvuru aldık ve ilk eğitim programımız için 50 genç arkadaşımızı belirledik. Tarım sektörümüzün, özellikle yaş meyve sebze sektörümüzün istediğimiz seviyelere gelmesi için önümüzde yapılacak çok iş var, biz bu seviyeye gençlerimizle geleceğimizi biliyor ve onlara güveniyoruz. Bu proje bizim için başlangıç ve bu programı yılın belirli dönemlerinde tekrarlayarak, ulaşabildiğimiz kadar gence ulaşmak istiyoruz. Umuyorum bu program ile Türkiye genelinde de bir farkındalık yaratabiliriz ve ülke geneline yayılmasını sağlayabiliriz.” diye konuştu.

 

Hayrettin Uçak, emek ve katkıları için proje paydaşları; Prof. Dr. Meltem Onay’ın kurucusu olduğu Cemre Hareketine, Sügep Akademi’ye, işbirlikleri için Ege Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğüne, eğitmen ve akademisyenlere teşekkürlerini sunarak sözlerini noktaladı.

 

Eskinazi: Sürdürülebilir tarım EYMSİB’nin projesiyle doğru orantılı

 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ise “Geçmiş senelerde dünyanın kendine yeten ender ülkelerinden bir tanesiydik şu an ithalatla kendimize yetmeye başladık. Bu tabloyu tersine çevirebiliriz. Tarladan sofraya gelinceye kadar gıdanın üçte birini ziyan ediyoruz. Üretiyoruz ama değer katamıyoruz. İhtiyacı olanlara kavuşturamıyoruz. Amaç sadece üretmek değil, lojistik, soğuk hava deposu, işlenmesi bu büyük bir süreç. Tarımda sürdürülebilirliğin, planlamanın, bütün süreçlerin doğru yürütülmesi EYMSİB’nin projesiyle doğru orantılı.” dedi.

 

Gençlerimizin yenilikçi düşünceleriyle Türkiye tarımda lider konuma gelecek

 

Dikili, Kınık, Bayındır ve Bergama’da kurulma aşamasındaki Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgelerine dikkat çeken Eskinazi sözlerini şöyle noktaladı;

 

“İzmir’in kuzeyinde kurulmakta olan Dikili Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgesi en büyük Tarım OSB’lerden bir tanesi. Yakında üretime geçecek. Bunları yaparken sizin gibi gençlere ihtiyacımız var. Hollanda küçük bir yerde bütün Avrupa’nın gıdasını kontrol altına alıyor. Geleneksel tarımın üzerine çıkmalıyız. Gençlerimizin yenilikçi düşünceleriyle bizim pazarlarımızla beraber dünyada tekrar kendi kendine yeten, Avrupa’da ve dünyada ürünleri yönlendiren, fiyatı dengeleyen bir ülke olmak istiyoruz.”  

 

Doğan: EYMSİB’nin projesiyle öncü kuşaklar yetiştiriliyor

 

İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, “Artan nüfusu karşılamada toprak ve su yeterli olmalı. İnsanlık tarihinde son yüzyıldaki nüfus artışı baş döndürücü vaziyette. Dünyada 8 milyar insan var. Önümüzdeki yıllarda insanlık tarım alanlarına ve su alanlarına yetişemeyecek. Az alanda az suyla çok fazla üretim sağlamak zorundayız. EYMSİB’nin projesiyle öncü kuşaklar yetiştiriliyor. Bu diğer insanlara da halka halka yayılacak, sinerji oluşacak, geleceğe örnek olacaklar.” 

 

Özen: Tarıma herkesin sahip çıkması gerekiyor

 

İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, “142 bin çiftçi ailesi var ama 4 milyon 500 bin nüfusu olan ilimizdeki vatandaşlarımızın tamamı tarımın paydaşıdır. Tarım herkes tarafından sahiplenilmeli. Pandemi bize üreticinin, çiftçinin ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Her sektörde olduğu gibi tarımda da planlama çok önemli. Tarımın içinde köklü birkaç sorun var; bunlardan ikisi korunmamız gereken toprak ve su. Toprak ve suyun korunması noktasında tarımsal politika, tarımsal destekler Bakanlığımız tarafından oluşturuluyor. Ancak bu politikalara herkesin sahip çıkması gerekiyor. Biz aslında ülkemizin, herkesin geleceğini korumaya çalışıyoruz. Toprağımızı ve suyumuzu korumak adına cesur ve radikal adımlar atmalıyız.” diye konuştu. 

 

İzmir tarımsal üretimde lider

 

Özen, “İmar kanunun içine tarımsal alan diye bir alan koymalıyız. Tarımın ayakta kalması için bütün kurumlarla el ele birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. 2020’de İzmir ölçeğinde 11 milyon civarında 10 milyon civarında tarımsal araziler üzerinde kaçak yapılara yönelik idari cezai işlem uyguladık. İzmir birçok şeyin merkezi, tarımsal üretim anlamında çok önemli bir potansiyel. 3.9 milyon dönüm tarım arazisi, bitkisel üretimde 4,5 milyon tona yakın tarla bitkileri, 600-700 bin tona yakın meyvemiz, 1.8 milyon ton sebze üretimimiz var. Bir senede üç ürün yetiştirilecek iklimimiz ve coğrafyamız var” dedi. 

 

Tarımın ülkesinde tarımın çocukları tarımı tanımalı

 

İzmir’in tarımsal sanayinin en fazla geliştiği illerden biri olduğuna değinen Mustafa Özen, tarımda lokomotif şehir olduğunun altını çizdi. 

 

“İzmir’de 55 bine yakın hayvancılık işletmesi var. Çiftliğini teknolojiyle planlayan üreticilerimiz var. Tarımın ülkesinde tarımın çocukları tarımı tanımalı. Okullarda tarım anlatılmalı. Bakanlığımızın, gençlerin sektörde olması için destekler veriyor. Uzman Eller projemiz geçen yıl 4 ilde pilot olarak uygulandı, bu yıl 81 ilin tamamında uyguluyoruz. Sektörde istihdama katkı sağlanması için meslek yüksekokulları ile üniversitelerin tarım, hayvancılık, ormancılık, gıda ve su ürünleri bölümlerinden mezun olan gençlerimize uygulayacağı projelere 100 bin TL hibe desteği sağlanacak. Başvurularımız 15 Mart’a kadar devam ediyor.”

 

Onay: Tarımda bir devrim ve ivme istiyorsak gençlerimize önem vermeliyiz

 

Prof. Dr. Meltem Onay, “Tarımda iyi bir devrim ve ivme istiyorsak gençlerimizin tarımda bilinçli, teknolojiye odaklı, kolektif bir şekilde çalışarak ülkemizin tarımına ve ihracata katkıda bulunmasını sağlamalıyız. Eğitim programımız pazar yeri nasıl bulunur, üretim nasıl yapılır, riskler, iklim kriziyle nasıl mücadele edebiliriz başlıklarını içerecek şekilde kurgulandı. Hem ihracatçılarımızın hem akademinin bütün paydaşlarımızın hayalleri birleşti. 50 gencimizle altı haftalık bir programa başlıyoruz, hepinizi tebrik ediyorum.” dedi.

 

Proje katılımcısı gençler de memnuniyetlerini dile getirerek, iyi gıdaya olan erişimin EYMSİB’nin projesiyle yaygınlaşacağını, eğitim programıyla beraber kendilerine yön bulacaklarını söyledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı